Çocukluk ve ergenlik dönemi gelişimsel özellikleri açısından bazı görev ve güçlükleri içerir. Gelişimsel döneme ait bu güçlüklerden hangilerinin olağan güçlükler, hangilerinin sorun olduğuna karar vermek zorlaşabilir. Çocukluk ve ergenlik döneminin gelişimsel özelliklerinin tanınmamasından dolayı, yaşanan güçlük ve sorunlar karşısında anne babalar endişe, sıkılma, çaresizlik gibi duygularla birlikte acil çözüm olabilecek yollara gereksinim duyarlar. Bu gereksinme ile anne babaların ürettikleri çözümleri uygularken ısrarcı olunmasından dolayı diğer başka sorunlar ortaya çıkabilmektedir.
Çocuk ve ergenler, dönemsel güçlüklerin yol açabileceği olağan sayılabilecek iletişim ve uyum sorunlarından, depresyon, kaygı, gerçeklik algısının bozulması, davranış bozukluğu gibi ciddi psikolojik rahatsızlıklara kadar birçok alanda sorunlar yaşabilmektedirler. Yaşanan sorunların bir sonucu olarak çocuğun, duygusal, zihinsel, aile ya da günlük yaşantısında ciddi bozulmalar meydana gelebilmektedir. Yetersiz kalan çözüm yolları sebebiyle çocuk ve ergen gelişim dönemine uygun o olmayan davranışlar sergilemeye başlar. Özellikle ergenlik döneminde risk almaya yönelik davranışların öne çıktığı görülür. Bu dönemlerde ortaya çıkabilecek duygusal ve davranışsal sorunların çözülmesi gerektiği kadar, gelişimin de sağlıklı bir şekilde desteklenmesi gerekir.
Psikoterapi, yetişkinlerde olduğu gibi, sorun yaşayan çocuk ve ergenlerin, duygu, düşünce ve davranışlarında değişim yaratmaya yönelik bir takım teknikleri içerir. Psikoterapi belirli bir zaman içerisinde, rahatsız edici belirtileri azaltan, sorunla ilgili yeni bir içgörü geliştiren, çocuğun ve ergenin gelişimsel ihtiyaçlarının da karşılandığı kaliteli bir yaşam sürmesine yardımcı olan bir süreçtir. Psikoterapi, çocuk ve ergen ile yapılan birebir görüşmelerin yanı sıra ebeveynler ya da diğer aile bireylerini de kapsayan görüşmeleri içerir.
İlk görüşmede çocuk ve ergenin şimdiki sorununu değerlendirmeye yönelik gelişimsel öyküsü alınır. Gelişimsel öykünün yanı sıra değerlendirme testleri uygulanabilir. Tıbbi desteğe gereksinim olan durumlarda psikiyatrist ile işbirliği içinde çalışılır.
Psikoterapide ilk hedef çocuk ve ergenin kendini güvende ve rahat hissetmesi, terapistine güvenmesinin zeminin oluşturulması ve anlaşıldığını hissetmesidir. Bu ilişkinin geliştirilmesi çocuk ve ergenin kendini daha fazla ifade etmesine ve psikoterapinin yararlı bir şekilde ilerlemesine yardım eder.
Çocukluk ve ergenlik dönemi ile ilgili gelişimsel güçlük ya da psikolojik rahatsızlıklar ile ilgili alınan yardımlar, yetişkinlik döneminde yaşanabilecek ciddi psikolojik rahatsızlıkları önleyebilmektedir. Koruyucu ruh sağlığı alanında çocuk ve ergen terapisi ve danışmanlığı ile ilgili çalışmalar önemli bir yer tutmaktadır.